WooCommerce İçin Hosting ve Sunucu Ayarları Rehberi

WooCommerce Mağazanız İçin Doğru Altyapının Önemi

WooCommerce ile kurduğunuz bir e-ticaret sitesinin kaderini, büyük ölçüde seçtiğiniz hosting altyapısı ve yaptığınız sunucu ayarları belirliyor. Tema, eklentiler ve tasarım elbette önemli; ancak arka plandaki sunucu zayıfsa sayfalar yavaş açılıyor, sepet aşamasında takılmalar yaşanıyor ve dönüşüm oranları ciddi şekilde düşüyor. Özellikle kampanya dönemlerinde veya reklam bütçesini artırdığınız zamanlarda, altyapı tarafındaki eksikler çok hızlı şekilde ortaya çıkıyor.

Ben kendi projelerimde WooCommerce kurulumuna başlamadan önce mutlaka kapasite planlaması, veritabanı yükü ve önbellekleme stratejisini netleştiriyorum. Çünkü sonradan sunucuyu taşımak veya mimariyi değiştirmek hem zaman hem de maliyet açısından oldukça yorucu olabiliyor. Bu yazıda, WooCommerce mağazaları için en hızlı performansı hedefleyen pratik bir rehber hazırladım. Hosting türü seçiminden PHP ve MySQL ayarlarına, önbelleklemeden CDN ve HTTP/3 yapılandırmasına kadar, adım adım dikkat etmeniz gereken tüm teknik detayları anlatacağım.

Eğer daha önce sadece klasik bir kurumsal site veya blog barındırdıysanız, WooCommerce’in kaynak tüketimi sizi ilk etapta şaşırtabilir. Bu nedenle yazı boyunca anlatacağım önerileri, gerçek trafik senaryoları ve ölçülebilir metrikler üzerinden paylaşmaya çalışacağım. Amacım, hem teknik hem de iş tarafını gözeterek, ölçeklenebilir ve sürdürülebilir bir WooCommerce altyapısı kurmanıza yardımcı olmak.

WooCommerce İçin Hosting Türü Seçimi

WooCommerce, dinamik sorgulara ve veritabanı işlemlerine dayanan bir yapı olduğu için, klasik bir içerik sitesine göre çok daha fazla sunucu kaynağı tüketir. Bu yüzden ilk karar noktanız; paylaşımlı hosting mi, yönetimli WordPress/WooCommerce hosting mi, yoksa VPS/Fiziksel Sunucu mu kullanacağınızdır.

Paylaşımlı Hosting Ne Zaman Yeterli?

Yeni açılan, aylık birkaç bin ziyaretçi alan ve ürün sayısı sınırlı (örneğin 20-50 ürün) mağazalar için, iyi yapılandırılmış bir Paylaşımlı hosting başlangıçta iş görebilir. Ancak bu senaryoda bile aşağıdaki özelliklere dikkat etmenizi öneririm:

NVMe veya en azından SSD disk altyapısı
Güncel PHP sürümü (en az PHP 8.1 ve üzeri)
HTTP/2 ve mümkünse HTTP/3 (QUIC) desteği
Kaynak limitlerinin (CPU, RAM, I/O) şeffaf şekilde belirtilmiş olması

Paylaşımlı hosting seçerken genel kriterler için daha önce yazdığım hızlı ve güvenilir hosting seçimi rehberine de göz atabilirsiniz.

VPS veya Dedicated Sunucuya Ne Zaman Geçilmeli?

Aylık 20-30 bin ziyaretçi seviyesine yaklaşan, ürün sayısı artan veya sık sık kampanya yapan WooCommerce mağazalarında, paylaşımlı hosting genelde boğulmaya başlar. Bu noktada VPS veya özel sunucuya geçmek çok daha mantıklı hale gelir. Özellikle:

Yoğun trafik alan kategori ve ürün sayfaları varsa
Fiyat karşılaştırma siteleri veya marketplace entegrasyonları kullanıyorsanız
Arka planda sık cron job çalışıyorsa (stok senkronizasyonu, XML import, vs.)

bu yükü karşılamak için ayrılmış CPU ve RAM kaynağına ihtiyacınız olacaktır. VPS, maliyet/performans dengesi açısından çoğu WooCommerce projesi için ideal ara çözüm. Mimari seçimi konusunda kafanız karışıksa, VPS, bulut sunucu ve fiziksel sunucu karşılaştırması yazısına mutlaka bakmanızı öneririm.

Ben WooCommerce projelerinde genelde DCHost tarafında orta seviye bir VPS ile başlıyorum. Örneğin 2-4 vCPU, 4-8 GB RAM ve NVMe disk kombinasyonu, iyi yapılandırılmış bir yazılım yığınıyla beraber çoğu orta ölçekli mağazayı rahatlıkla taşıyabiliyor.

Kaynak Planlama: CPU, RAM ve Disk

Genel bir başlangıç referansı vermek gerekirse:

Küçük Mağaza (aylık 5-10K ziyaretçi): 2 vCPU, 4 GB RAM, 50 GB NVMe
Orta Ölçekli Mağaza (aylık 20-50K ziyaretçi): 4 vCPU, 8 GB RAM, 100 GB NVMe
Daha Yoğun Trafik (aylık 50K+ ziyaretçi): 6-8 vCPU, 16 GB+ RAM, RAID yapılandırmalı NVMe

Tabii bu değerler; tema, eklenti sayısı ve optimizasyon seviyesine göre ciddi şekilde değişebilir. O yüzden her zaman izleme (monitoring) araçlarıyla gerçek kaynak kullanımını takip edip, gerektiğinde dikey veya yatay ölçeklendirme yapmak önemli.

Sunucu Düzeyinde Performans Ayarları

Doğru hosting türünü seçtiniz; şimdi işin en kritik kısmı olan sunucu ayarlarına geçelim. Çoğu WooCommerce sitesinde performans problemleri, yanlış yapılandırılmış PHP ve veritabanı ayarlarından kaynaklanıyor.

PHP Sürümü ve PHP-FPM Ayarları

WooCommerce için mümkün olduğunca güncel bir PHP sürümü kullanmak büyük avantaj sağlar. PHP 8.1 ve üzeri sürümler hem daha hızlıdır hem de kaynak kullanımını optimize eder. Sunucu tarafında:

PHP-FPM kullanın, mod_php gibi eski yaklaşımlardan kaçının.
Her domain veya site için ayrı bir pool tanımlayın.
pm = dynamic ve site trafiğine göre mantıklı pm.max_children değeri belirleyin.
memory_limit değerini WooCommerce için genelde 256-512 MB bandında tutmak mantıklı olur.

VPS ortamında PHP, MySQL ve önbellek ayarlarını nasıl daha detaylı optimize edeceğinizi merak ediyorsanız, WordPress siteleri için VPS optimizasyonu rehberimde pratik örneklerle adım adım anlattım.

MySQL / MariaDB Ayarları

WooCommerce’in kalbi veritabanıdır. Siparişler, ürünler, kullanıcılar, stoklar… Hepsi SQL sorguları üzerinden döner. Bu yüzden MySQL veya MariaDB tarafında en azından şu temel ayarlara bakmalısınız:

InnoDB Buffer Pool: Toplam RAM’inizin %50-60’ına kadar çıkabilirsiniz (örneğin 8 GB RAM’de 4 GB buffer pool).
slow_query_log: Yavaş sorgu logunu açın ve sık tekrarlanan yavaş sorguları analiz edin.
query_cache: Modern sürümlerde genelde devre dışıdır; kapalı kalması daha sağlıklıdır.
max_connections: Trafiğinize göre ayarlayın; çok yüksek tutup RAM’i şişirmeyin.

Ayrıca WooCommerce yönetim panelinde “Durum > Araçlar” kısmından veritabanı optimizasyon araçlarını periyodik olarak çalıştırmak da fayda sağlar. Ek olarak, gereksiz eklentilerin veritabanında bıraktığı tabloları zaman zaman gözden geçirmek, uzun vadede performans açısından ciddi kazanç sağlayabilir.

Web Sunucusu Seçimi

Apache, Nginx veya LiteSpeed üçlüsü arasında performans farkları olduğunu biliyoruz. Bu konuda detaylı karşılaştırmayı LiteSpeed, Nginx ve Apache karşılaştırması yazımda detaylı anlattım. Özetle:

Nginx ve LiteSpeed, yüksek trafikte Apache’ye göre daha stabil ve verimlidir.
HTTP/2 ve HTTP/3 desteğiyle birlikte özellikle eşzamanlı istek sayısı arttığında fark çok net hissedilir.
Statik dosyalar (CSS, JS, görseller) için Nginx/LiteSpeed kullanmak sayfa açılış sürelerini ciddi şekilde düşürür.

WooCommerce özelinde, iyi ayarlanmış bir Nginx + PHP-FPM veya LiteSpeed + LSCache kombinasyonu genellikle en yüksek performansı sağlar.

WooCommerce İçin Önbellekleme Stratejisi

Önbellekleme tarafı, WooCommerce performansının belki de en kritik adımı. Ancak e-ticaret sitelerinde önbellek, klasik blog sitelerine göre daha hassas bir konudur. Sepet, ödeme ve hesap sayfaları gibi dinamik alanların yanlış önbelleğe girmesi, doğrudan gelir kaybına yol açabilir.

Sayfa Önbelleği (Page Cache)

WooCommerce’de genellikle:

Ana sayfa
Kategori sayfaları
Ürün detay sayfaları
Blog yazıları

gibi sayfalar güvenle önbelleğe alınabilir. Buna karşılık:

Sepet (cart)
Ödeme (checkout)
Hesabım (my account)

gibi kullanıcıya özel içerik sunan sayfalar, önbellek dışında bırakılmalıdır. Kullandığınız cache eklentisinde (veya sunucu tarafı cache çözümünde) istisna kurallarını düzgün tanımladığınızdan emin olun.

Nesne Önbelleği (Object Cache) – Redis / Memcached

WooCommerce, özellikle ürün sayısı ve varyasyonlar arttıkça, veritabanına çok sık ve yoğun sorgu atar. Bu noktada Redis veya Memcached tabanlı nesne önbelleği büyük fark yaratır. Sunucu tarafında Redis’i kurup, WordPress’e uygun bir eklenti ile entegre ettiğinizde:

Yoğun sorgu yapılan veriler RAM’de tutulur.
Sayfa oluşturma süreleri ciddi şekilde düşer.
Aynı anda sitede gezen kullanıcı sayısı artsa bile yanıt süreleri stabil kalır.

VPS kullanıyorsanız, Redis için 256-512 MB kadar RAM ayırmak çoğu orta ölçekli mağaza için yeterli olacaktır.

Tarayıcı Önbelleği ve Statik İçerik

Görseller, CSS ve JS dosyaları için uzun süreli cache-control ve expires başlıkları ayarlamak, hem sunucu yükünü hem de sayfa açılış süresini azaltır. Bu ayarları genellikle web sunucusu (Nginx/Apache/LiteSpeed) konfigürasyonunda veya .htaccess üzerinden yapabilirsiniz. Özellikle tek seferde yüklenen büyük JS paketleri kullanan temalarda, tarayıcı önbelleği ciddi fark ettirir.

CDN, HTTP/2 / HTTP/3 ve Ağ Katmanı Optimizasyonları

WooCommerce siteniz yalnızca Türkiye’de değil, farklı ülkelerden de trafik alıyorsa, CDN kullanımı neredeyse şart diyebilirim. Statik dosyaları kullanıcıya en yakın lokasyondan sunmak, hem Time to First Byte (TTFB) hem de Largest Contentful Paint (LCP) gibi metriklerde iyileşme sağlar.

CDN Entegrasyonu

WordPress ve WooCommerce siteleri için CDN kurulumunu daha önce CDN nedir ve nasıl kurulur? rehberinde anlatmıştım. Kısaca yolu şöyle özetleyebilirim:

Bir CDN sağlayıcısı seçin ve alan adınızı tanımlayın.
DNS kayıtlarınızı CDN üzerinden yönlendirin.
WordPress tarafında CDN URL’sini tanımlayın (çekirdek ayar veya eklenti ile).
Görseller, CSS, JS ve diğer statik dosyaların CDN üzerinden yüklendiğini test edin.

CDN kullanırken dikkat etmeniz gereken nokta, dinamik sayfaların (özellikle sepet/checkout) CDN üzerinde tam sayfa önbelleğe girmemesidir. Çoğu modern CDN, bu sayfalar için kural yazmanıza izin veriyor.

HTTP/2 ve HTTP/3 Desteği

HTTP/2 ve HTTP/3 (QUIC), aynı anda birden fazla isteği daha verimli şekilde ilettiği için, WooCommerce gibi çok sayıda asset (CSS, JS, görsel) yükleyen sitelerde gözle görülür bir hız farkı yaratır. Hosting sağlayıcınızın bu protokolleri desteklediğinden emin olun. Sunucu tarafında etkinleştirme adımlarını merak ediyorsanız, HTTP/2 ve HTTP/3 desteği rehberimde detaylı olarak anlattım.

Core Web Vitals ve WooCommerce

Google’ın Core Web Vitals metrikleri, e-ticaret siteleri için hem SEO hem de dönüşüm oranları açısından çok kritik. WooCommerce, dinamik yapısı nedeniyle bu metriklerde iyi puan almakta biraz daha zorlayıcı olabiliyor. Bu yüzden:

TTFB’yi düşük tutacak iyi bir sunucu ve CDN kombinasyonu kullanın.
Görselleri WebP veya AVIF gibi modern formatlara dönüştürün.
Kritik CSS ve JS dosyalarını optimize edin, gereksiz eklentileri kaldırın.

WordPress özelinde Core Web Vitals odaklı optimizasyonları ayrı bir rehberde detaylı işledim; WooCommerce tarafında da aynı prensipler geçerli.

Güvenlik, SSL ve Sürekli Performans İçin Bakım

Performans sadece hızdan ibaret değil; güvenlik ve istikrar da işin bir parçası. Güvenlik açığı bulunan veya sık sık çöken bir WooCommerce mağazası, ne kadar hızlı olursa olsun uzun vadede problem çıkarır.

SSL, PCI-DSS ve Ödeme Güvenliği

E-ticaret sitelerinde SSL zorunludur. Tüm ödeme sayfalarının HTTPS üzerinden çalışması hem kullanıcı güveni hem de yasal regülasyonlar açısından kritik. Ayrıca ödeme altyapısı seçerken, sağlayıcınızın PCI-DSS uyumluluğunu da sorgulamalısınız. Bu konuda daha detaylı bir kontrol listesine ihtiyacınız varsa, e-ticaret siteleri için hosting seçimi ve PCI-DSS rehberine göz atabilirsiniz.

Güncellemeler, Yedekler ve Güvenlik Duvarı

WooCommerce, WordPress çekirdeği, tema ve eklentilerin güncel tutulması performansı doğrudan etkiler. Eski sürümlerde SQL ve PHP ile ilgili bug’lar, beklenmedik CPU ve RAM tüketimine yol açabilir. Bunun yanında:

Düzenli tam yedek alın (dosya + veritabanı).
Temel bir WAF (Web Application Firewall) çözümü kullanın.
Brute force girişimleri ve kötü niyetli botları engellemek için güvenlik eklentisi veya sunucu tarafı kurallar uygulayın.

VPS veya dedicated sunucu kullanıyorsanız, VPS sunucu güvenliği rehberinde anlattığım adımları uygulamak, WooCommerce mağazanızın hem güvenliğini hem de istikrarını ciddi şekilde artıracaktır.

Örnek WooCommerce Sunucu Yapılandırma Senaryoları

Teoriyi bir kenara bırakıp birkaç gerçekçi senaryo üzerinden ilerleyelim. Bu kısımda verdiğim değerleri, DCHost üzerinde kurguladığım tipik WooCommerce projelerinden yola çıkarak paylaşıyorum.

Senaryo 1: Yeni Başlayan Küçük Mağaza

Profil: 30-50 ürün, aylık 5.000 ziyaretçi, çoğunlukla organik ve sosyal medya trafiği.

Altyapı: Orta sınıf bir paylaşımlı hosting veya 2 vCPU / 4 GB RAM’li başlangıç VPS
Disk: 50 GB NVMe
PHP: 8.1+, PHP-FPM aktif
MySQL: Temel InnoDB optimizasyonu, 1-2 GB buffer pool
Önbellek: Page cache eklentisi + tarayıcı cache
CDN: Zorunlu değil ama ulusal/uluslararası trafik varsa önerilir

Bu ölçekte, doğru tema ve eklenti seçimiyle, ciddi bir performans problemi yaşamadan rahatlıkla ilerleyebilirsiniz.

Senaryo 2: Orta Ölçekli, Kampanya Odaklı Mağaza

Profil: 200-500 ürün, aylık 30-60K ziyaretçi, düzenli reklam kampanyaları, yoğun indirim dönemleri.

Altyapı: 4 vCPU / 8 GB RAM’li VPS (veya eşdeğer kaynak sunan yönetimli çözüm)
Disk: 100 GB NVMe, mümkünse RAID yapılandırması
PHP: 8.1+ veya 8.2, PHP-FPM’de optimize edilmiş pm.max_children
MySQL: 4 GB+ InnoDB buffer pool, slow query log aktif
Önbellek: Page cache + Redis tabanlı object cache
CDN: Statik içerik için zorunlu tavsiye
HTTP/2 ve HTTP/3: Aktif

Bu seviyede özellikle kampanya dönemlerinde kaynak kullanımını yakından izlemek, gerektiğinde kısa süreli dikey ölçeklendirme yapmak önemli. DCHost üzerinde bu tür senaryolarda CPU ve RAM yükseltmesini planlı şekilde yaparak, kampanya süresince siteyi oldukça stabil tutmak mümkün oluyor.

Senaryo 3: Yüksek Trafikli, Büyüyen E-Ticaret Markası

Profil: 1000+ ürün, aylık 100K+ ziyaretçi, yoğun entegrasyonlar (pazar yerleri, ERP, stok sistemleri), API trafiği.

Altyapı: 8 vCPU / 16-32 GB RAM’li güçlü VPS veya dedicated sunucu
Disk: NVMe RAID, I/O performansı yüksek yapı
Veritabanı: Ayrı bir sunucuya veya yüksek performanslı instance’a ayrılabilir
Önbellek: Redis/Memcached, ileri seviye cache kuralları
CDN: Zorunlu, mümkünse edge cache özellikleriyle
Mimari: Gerekirse web ve veritabanı katmanlarını ayıran çok katmanlı yapı

Bu ölçekte artık klasik “tek sunucu” yaklaşımından çok, ölçeklenebilir mimari tasarımı konuşmak gerekiyor. Eğer kendi donanımınızı kullanmak istiyorsanız, colocation ile kendi sunucunuzu veri merkezinde barındırmanın avantajları yazısı size fikir verebilir.

Sonuç ve Sonraki Adımlar

WooCommerce ile hızlı, güvenli ve ölçeklenebilir bir e-ticaret sitesi kurmak; sadece doğru tema veya birkaç cache eklentisi seçmekten çok daha fazlasını gerektiriyor. Altyapı tarafında vereceğiniz kararlar –hangi hosting türünü kullandığınız, sunucu kaynaklarını nasıl planladığınız, PHP/MySQL ayarlarını nasıl optimize ettiğiniz, CDN ve HTTP/3 gibi teknolojileri devreye alıp almadığınız– doğrudan satışlarınıza ve müşteri memnuniyetinize yansıyor.

Bu rehberde, kendi projelerimde de uyguladığım pratiklerden yola çıkarak, WooCommerce için en kritik hosting ve sunucu ayarlarını özetlemeye çalıştım. Bundan sonraki adım olarak, sitenizin mevcut durumunu ölçmenizi öneririm: TTFB, LCP, FID gibi metrikleri analiz edin, sunucu kaynak kullanımını inceleyin ve dar boğaz yaratan noktaları tespit edin. Ardından, burada anlattığım başlıkları sırayla uygulayarak, somut iyileşme adımları atabilirsiniz.

Eğer zaten bir VPS üzerinde çalışıyorsanız, önce VPS optimizasyonu rehberindeki ayarları hayata geçirip, ardından CDN ve HTTP/3 gibi ek adımlarla altyapıyı güçlendirebilirsiniz. Uzun vadede amaç, sadece bugünkü trafiği taşımak değil; markanız büyüdükçe sorunsuzca ölçeklenebilecek bir WooCommerce mimarisi kurmak olmalı. Doğru planlama ve düzenli bakım ile, DCHost veya benzeri güçlü bir altyapı üzerinde uzun yıllar aynı sunucuda büyüyen, stabil ve hızlı bir mağaza işletmek fazlasıyla mümkün.