• Home
  • Alan Adı
  • Süresi Dolmuş Alan Adlarını Satın Alırken SEO Riskleri ve Fırsatları
suresi-dolmus-alan-adlarini-satin-alirken-seo-riskleri-ve-firsatlari

Süresi Dolmuş Alan Adlarını Satın Alırken SEO Riskleri ve Fırsatları

Sharing is caring!

Süresi dolmuş alan adları, özellikle son birkaç yılda hem SEO tarafında hem de alan adı yatırımı tarafında ciddi şekilde popülerleşti. Bir projeyi sıfırdan büyütmek yerine, geçmişte otorite kazanmış bir alan adıyla yola çıkmak kulağa oldukça cazip geliyor. Backlinkleri hazır, yaşı var, belki markalaşmış bir ismi bile var… Ancak işin SEO boyutunda tablo her zaman bu kadar parlak değil. Yanlış seçilmiş bir süresi dolmuş alan adı, yeni projenizi başlatmadan önce bile görünmez bir duvara toslatabiliyor.

Ben bu yazıda, kendi projelerimde ve danışmanlık verdiğim müşterilerde gördüğüm senaryolardan yola çıkarak, süresi dolmuş alan adlarını satın alırken SEO anlamında hangi risklerle karşılaşabileceğinizi ve doğru kullanıldığında ne tür fırsatlar sunabildiğini anlatacağım. Eğer halihazırda alan adı için SEO ipuçları gibi temel konulara hâkimsiniz ve bir adım ileri gitmek istiyorsanız, bu rehber tam sizin için. Ama hiç panik olmayın; çok teknik görünen kavramları bile olabildiğince sade ve uygulanabilir şekilde açıklamaya çalışacağım.

Süresi Dolmuş Alan Adı Tam Olarak Nedir?

Kısaca, bir alan adının tescil süresinin bitmesi ve sahibi tarafından yenilenmemesi sonucu tekrar kayıt edilebilir hâle gelmesine “süresi dolmuş alan adı” diyebiliriz. Ancak bu sürecin arka planında birkaç aşama bulunur:

  • Alan adının standart yenileme süresinin dolması
  • Grace period (ek yenileme süresi)
  • Redemption period (kurtarma süreci, genelde daha pahalı yenileme)
  • Silinme ve tekrar kayıt edilebilir hâle gelme

Bu alan adları tekrar kayda açıldığında, geçmişteki tüm SEO geçmişlerini, backlink profillerini, marka aramalarını ve hatta olası spam geçmişlerini de beraberinde getirir. İşte fırsatın da riskin de başladığı yer burası. Çünkü Google açısından bu alan adının bir “geçmişi” vardır ve siz o geçmişi devralmış olursunuz.

SEO Açısından Süresi Dolmuş Alan Adlarının Potansiyel Faydaları

Önce pozitif taraftan bakalım. Doğru seçilmiş bir süresi dolmuş alan adı, özellikle rekabetin yoğun olduğu sektörlerde size hatırı sayılır avantaj sağlayabilir.

1. Hazır Backlink Profili ve Otorite

Bir alan adının yıllar içinde doğal yollarla topladığı kaliteli backlinkler, SEO için ciddi bir varlık. Eğer süresi dolmuş alan adı;

  • Güvenilir haber sitelerinden, bloglardan veya kurumsal sitelerden link almışsa,
  • Backlink profili görece doğal ve aşırı optimize değilse,
  • Aynı nişte (sektörde) kullanılmışsa,

bu linklerin sağladığı otoriteyi tamamen sıfırdan link inşa etmeye göre çok daha kısa sürede projeye aktarabilirsiniz. Özellikle yeni marka çıkaran girişimler için bu, ilk 6-12 aylık “SEO ivmelenme” süresini ciddi şekilde kısaltabiliyor.

2. Yaş Faktörü (Domain Age)

Alan adının yaşı tek başına mucizevi bir metrik değil ama algoritmaların güven sinyali olarak değerlendirdiği faktörlerden biri. 10 yıllık geçmişi olan bir alan adı, aynı gün tescil edilmiş yepyeni bir alan adına göre daha “istikrarlı” görünebilir. Özellikle marka aramaları, eski içeriklerin arşivlerde görünüyor olması ve geçmişteki kullanıcı etkileşimi, güven puanını dolaylı olarak etkileyebilir.

3. Hazır Marka Aramaları ve Doğrudan Trafik

Bazı süresi dolmuş alan adları, geçmişte marka olarak kullanıldığı için hâlâ kullanıcılar tarafından aratılıyor olabilir. Bu durumda;

  • Marka adını Google’a yazıp sitenize ulaşan kullanıcılar,
  • Tarayıcıya direkt alan adını yazarak gelen eski kullanıcılar,

size küçük de olsa bir organik trafik avantajı sağlayabilir. Eğer yeni projenizi o markayı tamamen terk etmeden, ama net şekilde yeniden konumlandırarak kurgularsanız, bu hazır kullanıcı kitlesi işe yarayabilir.

4. PBN Dışında Akıllı Kullanım Senaryoları

Süresi dolmuş alan adları denince pek çok kişinin aklına önce “PBN (Private Blog Network)” geliyor. Ancak ben uzun vadede PBN odaklı stratejileri hem riskli hem de sürdürülemez buluyorum. Bunun yerine:

  • Eski alan adını, yeni projenizin alt markası gibi konumlandırılmış bir içerik sitesi olarak kullanmak,
  • O alan adı üzerinde nişe özel bir rehber veya blog kurup, otoriteyi zamanla ana sitenize doğal linkler aracılığıyla aktarmak,
  • Yerel projelerde, bölgesel otoritesi olan eski alan adlarını lokal SEO için kullanmak,

çok daha sağlıklı ve daha az riskli çözümler sunabiliyor.

En Büyük SEO Riskleri: Ceza, Spam ve Güven Sorunları

İşin karanlık tarafı burada başlıyor. Süresi dolmuş alan adları, iyi bir geçmiş kadar kirli bir geçmiş de taşıyabilir. Özellikle “hızlı yükselme” peşinde koşanların elinden geçmiş alan adlarında şu riskler çok yaygın:

1. Manuel veya Algoritmik Ceza Geçmişi

Eğer alan adının geçmişinde;

  • Aşırı spam link inşası,
  • Otomatik içerik (auto-generated content),
  • Hacklenmiş sayfalar üzerinden zararlı yazılım dağıtımı,

gibi problemler olduysa, Google bu siteyi manuel veya algoritmik cezaya maruz bırakmış olabilir. Bazı durumlarda cezalar, alan adı tamamen sahipsiz kaldıktan sonra bile etkisini sürdürebiliyor. Yani alan adını siz satın aldığınızda, farkında olmadan geçmiş bir cezayı da devralmış olabilirsiniz.

2. Spammy Backlink Profili

En sık gördüğüm problem bu. Hazır backlink avantajı cazip geldiği için, insanlar sadece sayıya odaklanıyor. Binlerce backlinki olan süresi dolmuş bir alan adı, ilk bakışta çok çekici görünebilir. Ama detaylı incelediğinizde;

  • Yabancı kumar, bahis, yetişkin içerik sitelerinden gelen linkler,
  • Çince/Rusça otomatik blog ağları,
  • Aşırı optimize edilmiş anchor text (örneğin sürekli aynı ticari kelime),

görüyorsanız, bu alan adından uzak durmanız gerekiyor. Böyle bir profili temizlemek, çoğu zaman sıfırdan bir alan adını büyütmekten daha zor ve maliyetli.

3. Marka ve Hukuki Riskler

Süresi dolmuş alan adının geçmişte bir markaya ait olması durumunda, yeni projede o markayla karışacak bir kullanım yaparsanız hukuki risk doğabilir. Özellikle tanınmış markalar, alan adlarının daha sonra başka projelerde kullanılması konusunda hassas. Bu konuyu daha geniş olarak alan adı ile ilgili hukuki süreçler başlıklı yazıda detaylandırmıştım; süresi dolmuş alan adı alırken de bu perspektifi mutlaka göz önünde bulundurmak gerekiyor.

4. Güvenlik ve Ransomware Geçmişi

Alan adı geçmişte bir saldırıya uğrayıp zararlı yazılım dağıttıysa, bazı güvenlik yazılımlarında, tarayıcılarda ve hatta arama motoru güvenlik listelerinde kötü şöhrete sahip olabilir. Bu durumda kullanıcıların tarayıcılarında kırmızı uyarı ekranlarıyla karşılaşmaları işten bile değil. Özellikle ransomware ve artan siber güvenlik tehditleri ile ilgili yazdığım rehberde de değindiğim gibi, güvenlik geçmişi zedelenmiş bir alan adını toparlamak sandığınızdan zor olabilir.

Satın Almadan Önce Detaylı SEO Analizi Nasıl Yapılır?

Gelelim en kritik aşamaya. Bir süresi dolmuş alan adı gözüne kestirdin diyelim. Fiyat makul, isim güzel. Peki satın almadan önce neleri kontrol etmelisin?

1. Backlink Analizi

Önce backlink profiline bak. Bunun için piyasadaki popüler SEO araçlarından herhangi birini kullanabilirsin. Dikkat etmen gerekenler:

  • Domain Rating / Authority: Tek başına yeterli değil ama fikir verir.
  • Referans alan adılar: Aynı siteden gelen yüzlerce link yerine, farklı ve kaliteli sitelerden gelen doğal dağılımı tercih et.
  • Anchor text dağılımı: Marka isimleri, URL ve genel kelimeler çoğunluktaysa daha doğal bir profil var demektir.
  • Link türleri: Footer, sidebar, sitewide linkler çok fazlaysa dikkatli ol.

2. Wayback Machine ile İçerik Geçmişi Kontrolü

Wayback Machine, bir alan adının yıllar içinde nasıl kullanıldığını görmek için harika bir kaynak. Burada özellikle şunlara bakıyorum:

  • Alan adı sürekli aynı nişte mi kullanılmış yoksa sık sık konu değiştirmiş mi?
  • Son yıllarda spam içerik (otomatik yazılar, anlamsız paragraflar, anahtar kelime doldurma) var mı?
  • Hacklenmiş gibi görünen, alakasız reklam ve linklerle dolu dönemler olmuş mu?

Eğer geçmişte uzun süre boyunca kaliteli, nişine uygun içerikler yayımlanmışsa bu büyük artı puan. Tam tersi durumda ise, marka güzel olsa bile ben genelde o alan adını pas geçiyorum.

3. Index ve Ceza Durumu Kontrolü

Temel kontrollerden biri de Google index durumu. Basit bir aramayla başlayabilirsin:

  • site:ornekalanadi.com şeklinde aratıp indexli sayfa var mı bak.
  • Marka adını tırnak içinde arayıp (“Ornek Alanadi”) geçmiş referansları kontrol et.

Eğer alan adı uzun süredir index dışındaysa, bu her zaman ceza olduğu anlamına gelmez; bazen sadece uzun süredir kullanılmıyor olabilir. Ama “kötü şöhret” şüphesi varsa, diğer sinyallerle birlikte değerlendirmek şart.

4. DNS ve Teknik Geçmiş

DNS kayıtlarında çok sık ve anlamsız değişiklikler, özellikle şüpheli <a href="https://www.DCHost.com/tr/web-hosting”>Hosting sağlayıcılarına yönlendirmeler bazen olumsuz sinyal olabilir. Bu noktada DNS yapısını anlamak için daha önce hazırladığım DNS kayıtları nedir ve ne işe yarar rehberine göz atmanı öneririm. Yeni projeya geçerken DNS’i temiz bir yapıda kurmak, hem e-posta teslimi hem SEO hem de güvenlik açısından önemli.

Satın Aldıktan Sonra SEO Dostu Entegrasyon Stratejileri

Alan adını satın aldın, kontrolleri yaptın ve riskleri göze alıyorsun. Peki bundan sonra nasıl hareket edeceksin? Burada birkaç temel strateji var.

1. 301 Yönlendirme mi, Yeni Site mi?

En çok sorulan sorulardan biri bu. İki ana senaryo var:

  • Yalnızca 301 yönlendirme: Eski alan adının tüm trafiğini ve otoritesini ana sitene 301 ile yönlendirirsin. Ancak geçmişle bugünkü içerik ve niş uyumlu değilse, bu riskli olabilir.
  • Bağımsız proje veya uyumlu alt site: Eski alan adı üzerinde, geçmiş niş ile uyumlu, kaliteli bir içerik sitesi kurar ve zamanla doğal linklerle ana siteni desteklersin. Bu daha güvenli ama zaman alan bir yöntem.

Ben genelde, niş uyumu %80’in altındaysa doğrudan 301 yapmaktan kaçınıyorum. Önce içerik üretip siteyi bir süre “canlandırmak”, ardından stratejik sayfalara sınırlı sayıda link vermek çok daha sağlıklı.

2. İçerik Stratejisini Geçmişle Uyumlu Kurmak

Alan adının geçmişteki konusuyla tamamen alakasız bir içerik stratejisi, hem kullanıcılar hem algoritma için “sırıtıyor”. Örneğin geçmişte yazılım ve teknoloji blogu olan bir alan adını, bir anda bambaşka bir sektöre taşırsan, eski backlinklerin anlamsızlaşması ve değerinin düşmesi sürpriz olmaz.

Bu yüzden içerik üretirken:

  • Eski nişle benzer bir çerçeve çizmeye,
  • Eski içerik kategorilerine yakın temalar seçmeye,
  • Backlinklerin geldiği sayfalarla alakalı yeni içerikler hazırlamaya,

özen göstermek gerekiyor.

3. HTTPS, Performans ve Teknik Altyapı

Süresi dolmuş alan adını yeniden hayata geçirirken teknik SEO tarafını es geçmemek lazım. Özellikle:

  • İlk günden HTTPS kullanmak,
  • Kaliteli bir SSL sertifikası kurmak,
  • Hızlı ve stabil bir sunucu altyapısı seçmek,

gibi adımlar, Google ve kullanıcı tarafında güven sinyallerini güçlendiriyor. HTTP’den HTTPS’ye geçişin SEO boyutunu daha önce HTTP’den HTTPS’ye geçişte SEO kaybı yaşamamak başlıklı rehberde detaylı anlatmıştım; süresi dolmuş alan adıyla işe başlarken, bu adımları en baştan doğru kurgulamak önemli.

Sunucu tarafında ise, istikrarlı performans ve düşük gecikme süresi sunan bir altyapı seçmek gerekiyor. Türkiye’den hedef kitleniz varsa, Türkiye lokasyonlu bir veri merkezinde çalışan veya DCHost gibi performansa odaklanan bir sağlayıcı tercih etmek, sayfa açılış hızlarını ve dolaylı olarak SEO sonuçlarını olumlu etkileyebilir.

Hangi Durumlarda Süresi Dolmuş Alan Adı Almamalısınız?

Her süresi dolmuş alan adı fırsat değildir. Hatta çoğu zaman, sıfırdan temiz bir alan adıyla başlamak daha akıllıca olabilir. Benim “net hayır” dediğim birkaç senaryo:

  • Backlink profilinin %60’tan fazlası spam veya alakasız sitelerden geliyorsa,
  • Wayback Machine geçmişinde uzun süreli spam ve otomatik içerik kullanımı varsa,
  • Alan adı açıkça bir markayı veya tescilli ismi çağrıştırıyorsa,
  • Google’da marka adı arandığında hala eski markaya ait güçlü sonuçlar çıkıyorsa,
  • Güvenlik yazılımlarında ve tarayıcılarda “tehlikeli site” uyarıları görünüyorsa.

Böyle durumlarda, ne kadar ucuz veya çekici görünürse görünsün, bu alan adından uzak durmak çoğu zaman en sağlıklı karar. Zaten alan adı yatırımı ve spekülatif alım-satım tarafındaki riskleri ayrıca alan adı yatırımı yaparken riskler ve fırsatlar yazısında ayrıntılı işlemiştim; burada da benzer bir risk/fayda dengesinden bahsediyoruz.

Uzun Vadeli Strateji: Süresi Dolmuş Alan Adı, Sihirli Değnek Değil

Süresi dolmuş alan adları, doğru kullanıldığında ciddi SEO avantajları sağlayabilir; ama asla sihirli değnek değiller. Eğer içerik stratejiniz zayıfsa, kullanıcı deneyiminiz kötüysa, site hızınız yetersizse ve güvenlik konularını ihmal ediyorsanız, en iyi geçmişe sahip alan adı bile sizi belli bir noktadan öteye taşıyamaz.

Alan adı seçimiyle ilgili daha temel sorularınız varsa, önce alan adı satın alma sürecini adım adım anlattığım rehber ve alan adı için SEO ipuçları yazılarına göz atmanızı öneririm. Temeli sağlam kurduktan sonra, süresi dolmuş alan adlarını stratejik bir “ek araç” olarak kullanmak çok daha kolay ve güvenli hâle geliyor.

Benim yaklaşımım şu: Önce iş modelini, içerik planını ve teknik altyapıyı (sunucu, güvenlik, yedekleme, SSL vb.) netleştiriyorum. DCHost veya benzeri güvenilir bir altyapı üzerinde, ölçeklenebilir bir mimari kuruyorum. Ardından, süresi dolmuş alan adlarını, bu çekirdek yapıyı destekleyen ek varlıklar olarak değerlendiriyorum. Böyle baktığınızda, tek bir alan adına değil, bütün bir dijital ekosisteme yatırım yapmış oluyorsunuz. Uzun vadede sürdürülebilir ve Google güncellemelerine daha dayanıklı olan da tam olarak bu yaklaşım.

Eğer elinizde değerlendirmek istediğiniz bir süresi dolmuş alan adı varsa, bu yazıdaki adımları checklist gibi kullanıp tek tek üzerinden geçebilirsiniz. Doğru soruları sorarak başlarsanız, hem gereksiz risklerden kaçınır hem de gerçekten değerli olan fırsatları çok daha net görebilirsiniz.

Yeni Paylaşılanlar
Clear Filters

Choosing the right data center location and server region is one of those decisions that quietly shapes everything about your…

Veri Merkezi Lokasyonu ve Sunucu Bölgesi Seçimi Neden Bu Kadar Önemli? Bir web projesi planlarken genelde alan adı, tema, SEO…

Yorum Yapın

Bağlantılı Makaleler